Türkiye’nin en ünlü oryantal dansçılarından biri olan Asena, uzun süredir evli olduğu iş insanı Hasan Dere ile ani bir şekilde boşanma kararı aldı. 2017 yılında hayatını birleştirdiği eşinden geçtiğimiz haftalarda sürpriz bir şekilde ayrılan ünlü dansçı, boşanmanın ardından hem özel hayatına hem de sahne kariyerine dair önemli açıklamalarda bulundu.
Boşanma ve Sahneye Dönüş
8 yıllık evliliğini tek celsede sona erdiren Asena, boşanmanın ardından bir süre sahnelerden uzak kaldı. Ancak hayranlarının yoğun isteği ve sahneye duyduğu özlem, onu tekrar performans göstermeye itti. Asena’nın sahnelere dönüşü, hem magazin gündeminde hem de sosyal medyada geniş yankı buldu.
Dansa Başlangıç ve İlham Kaynağı
Asena, dansa adım atış hikayesini de paylaştı. Çocukluğunda dansa ilgisi olmadığını belirten ünlü dansçı, bale eğitimi almasına rağmen gerçek dans tutkusunun komşusunu izleyerek başladığını söyledi: “Karşı komşum çok güzel dans ediyordu. Babası ona Arap müzikleri getiriyordu. Annesi ‘Gelin, kızım dans edecek’ derdi. Biz de gidip izlerdik. Onu izlemek bana oturmuş. Seyrederek almışım olayı” ifadeleriyle dansa olan ilgisinin nasıl geliştiğini anlattı.
Kraliyet Ailesi’nin Özel Davetine Katılamamak
Asena, hayatındaki en büyük pişmanlıklarından birini de dile getirdi. İngiltere Kraliyet Ailesi tarafından özel olarak davet edildiği bir düğüne katılamamanın kendisini derinden etkilediğini söyledi: “Daha önce özel davetler almıştım ama bir tanesine gidememek beni çok üzdü. İngiltere Kraliyet Ailesi’nin bir düğün davetine katılamadım. Hüngür hüngür ağladım, aylarca etkisinden çıkamadım. Dansıma olan sevgileri ve özel davetleri beni çok heyecanlandırmıştı. 2000-2001 yılıydı büyük ihtimalle. Ona bir ahtım var” dedi.
Gelecek Planları ve Profesyonel Kararlılık
Boşanmanın ardından yeniden sahnelere dönen Asena, hem özel hayatını hem de profesyonel kariyerini dengelemeye çalışıyor. Sosyal medya üzerinden paylaştığı içeriklerle hayranlarıyla iletişim kuran ünlü dansçı, sahne performanslarını artırmayı ve ulusal ile uluslararası etkinliklerde yer almayı hedefliyor.
Asena, hayatına dair samimi itiraflarda bulunurken, yaşadığı pişmanlıkların kendisine ders olduğunu ve gelecekteki kararlarını daha bilinçli bir şekilde alacağını belirtti. Dansa olan tutkusu, sahne disiplini ve özel hayatında gösterdiği kararlılık, onun Türk sahne sanatları dünyasında önemli bir figür olarak kalmasını sağlıyor.
Sonuç olarak, Oryantal Asena’nın hayatı, özel ve profesyonel deneyimlerin iç içe geçtiği bir süreç olarak gözler önüne seriliyor. Kraliyet Ailesi’nin davetine katılamamanın yarattığı üzüntü ve boşanmanın ardından sahnelere dönüşü, ünlü dansçının hem kişisel hem de mesleki gelişimine dair önemli bir dönüm noktası olarak değerlendiriliyor.

