Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Türkiye’de 2026 yılı için asgari ücretin net 28 bin 75 lira 50 kuruş olarak belirlendiğini açıkladı. Yapılan bu artış, önceki yıllarla kıyaslandığında hem nominal hem de reel olarak dikkat çeken bir yükselişi temsil ediyor. 1 Ocak 2026’dan itibaren geçerli olacak yeni asgari ücretin brüt tutarı ise 33 bin 30 lira olarak uygulanacak.
Nominal ve Reel Artışlar
Asgari ücrette 2002 yılından bu yana yaşanan değişim, uzun vadeli bir perspektifle değerlendirildiğinde çarpıcı sonuçlar ortaya koyuyor. Nominal olarak 171 kat artış sağlanmış durumda. Ancak en önemli kıyaslama, çalışanların alım gücünü yansıtan reel artışta görülüyor. 2002’ye göre reel asgari ücrette yüzde 251’lik artış sağlanmış olması, çalışanların ekonomik yaşam koşullarında ciddi bir iyileşme olduğunu gösteriyor. Bu artışlar, enflasyon ve yaşam maliyetlerindeki dalgalanmalara rağmen Türkiye’de işçi gelirlerinin korunmasına yönelik politikaların sürdürüldüğünü ortaya koyuyor.
Asgari Ücret Desteği Sürdürülecek
Hükümet, asgari ücret desteği uygulamasına da 2026 yılında devam edecek. Geçtiğimiz yıl 1.000 lira olarak uygulanan destek, önümüzdeki yıl 1.270 lira olarak ödenecek. Bu destek, düşük gelirli çalışanların yaşam standartlarını korumak ve ekonomik dalgalanmaların etkilerini azaltmak amacıyla önem taşıyor.
Yıllara Göre Asgari Ücretin Seyri
Son yıllarda asgari ücretteki yükseliş, Türkiye’de işçi maaşlarının ve yaşam maliyetlerinin karşılıklı etkileşimi açısından dikkat çekiyor. İşte yıllara göre net asgari ücret rakamları:
2020: 2.324,70 TL
2021: 2.825,90 TL
2022 (Ocak-Haziran): 4.253,40 TL
2022 (Temmuz-Aralık): 5.500,35 TL
2023 (Ocak-Haziran): 8.506,80 TL
2023 (Temmuz-Aralık): 11.402,32 TL
2024: 17.002 TL
2025: 22.104 TL
2026: 28.075,50 TL
Bu rakamlar, özellikle 2022’den itibaren yaşanan hızlı artışlarla birlikte Türkiye’de asgari ücretin çalışanların yaşam maliyetine uyum sağlamak için sürekli olarak revize edildiğini gösteriyor. 2020’li yılların başındaki düşük başlangıç rakamları ile 2026’daki 28 bin lira seviyesine ulaşılması, çalışanların ekonomik olarak korunmasına yönelik adımların somut bir göstergesi olarak değerlendiriliyor.
Ekonomik ve Sosyal Yansımalar
Uzmanlar, asgari ücret artışlarının sadece çalışanların gelirini yükseltmekle kalmadığını, aynı zamanda tüketim harcamalarını ve genel ekonomik aktiviteyi de etkilediğini belirtiyor. Artışların özellikle düşük ve orta gelirli hane halklarının alım gücünü artırması, ekonomide talep yaratıcı bir rol oynuyor. Öte yandan, enflasyon ve diğer makroekonomik göstergelerle dengeli bir şekilde planlanan artışlar, iş dünyası açısından da sürdürülebilirliği sağlamak için kritik öneme sahip.
Sonuç
2026 yılında net 28 bin lira olarak belirlenen asgari ücret, Türkiye’de uzun yıllardır süregelen ekonomik değişimlerin ve politikaların bir yansıması olarak değerlendiriliyor. Hem nominal hem de reel artışlar, çalışanların alım gücünde sağlanan iyileşmeyi gösterirken, asgari ücret desteği uygulamasının sürdürülmesi de sosyal koruma mekanizmalarının güçlendirilmesi açısından önem taşıyor. Bu artış, işçi ve işverenler arasında ekonomik dengenin sağlanması ve toplumun geniş kesimlerinin yaşam standartlarının korunması açısından kritik bir adım olarak öne çıkıyor.

