Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu, İlim Yayma Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Bilal Erdoğan, iş dünyasına yönelik dikkat çekici açıklamalarda bulundu. Bilal Erdoğan, Türkiye’nin ekonomik kalkınma süreçleri ve özel sektörün sorumluluklarına dair sert eleştirilerde bulunarak özellikle TÜSİAD’ı hedef aldı.
Bilal Erdoğan, konuşmasında ülkenin büyük sermaye sahiplerinin sorumluluklarını yerine getirmediğine dikkat çekti: “Bu ülkede büyük sermaye sahibinin günahı, vebali çok” diyerek iş dünyasının yatırım ve sosyal sorumluluk eksikliğine vurgu yaptı. Erdoğan, devlet destekli yatırımların yaygın olmasına rağmen özel sektörün yeterince katkı sağlamadığını dile getirdi. “Bizde eksik olan taraf özel finansman, yani illa devlet verecek. Türkiye bu kadar altyapı yatırımını gerçekleştirdikten sonra vatandaşın sıra bende, ben ne yapacağım diyor olması lazım,” ifadelerini kullandı.
Son 23 yılda yapılan yatırımların büyük çoğunluğunun devlet tarafından veya devlet teşvikleriyle hayata geçirildiğini belirten Erdoğan, iş dünyasının kriz zamanlarında ve afet dönemlerinde aktif rol almadığını ifade etti. Depremzedeler üzerinden yaptığı örnekle konuşmasını somutlaştıran Bilal Erdoğan, “Asrın felaketi olduğunda TÜSİAD nerede ya Allahınızı seversiniz ya? TÜSİAD çıkıp da şöyle 50 bin konutu TÜSİAD üyeleri olarak yapıyoruz diyemez miydi? Ne oldu, biriktirdiğiniz paralar nereye gitti?” diyerek özel sektörün toplum yararına katkılarını eleştirdi.
Bilal Erdoğan ayrıca, özel sektörün devletin yaptığı altyapı ve sosyal yatırımların ötesine geçerek vatandaş odaklı projelere öncülük etmesi gerektiğini vurguladı. Erdoğan, sözlerini, “Yatırım yapmıyorsun, depremzedelerin 50 bin konutunu sen yap. Bu ülkede büyük sermaye sahibinin günahı, vebali çok,” diyerek tamamladı.
Bilal Erdoğan’ın açıklamaları, iş dünyasının toplumsal sorumluluk ve ekonomik yatırımlar konusunda üzerine düşeni yapması gerektiğini yeniden gündeme taşıdı. Açıklamalar özellikle TÜSİAD ve büyük sermaye sahipleri arasında tartışmaları alevlendirirken, sosyal medya ve kamuoyunda geniş yankı buldu.

