İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen “siyasal casusluk” soruşturması kapsamında, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, danışmanı Necati Özkan ve gazeteci Merdan Yanardağ hakkında tutuklama talebiyle sulh ceza hâkimliğine sevk kararı verildi.
Soruşturma dosyasında, şüphelilerin yabancı istihbarat servisleriyle irtibat kurarak devlet güvenliğiyle ilgili gizli verileri paylaşmakla suçlandığı iddia ediliyor. Savcılığa göre, söz konusu kişiler belediyeye ait veri tabanlarına ve seçmen bilgilerinin bulunduğu dijital sistemlere erişim sağlayarak, bu verileri “algı yönetimi” amacıyla kullandı. Bu faaliyetlerin, bazı yabancı kurumlarla paylaşıldığı öne sürülüyor.
Soruşturmanın kilit isimlerinden biri olan Hüseyin Gün, daha önce etkin pişmanlıktan yararlanarak önemli itiraflarda bulundu. Gün’ün ifadesine göre, şüpheliler “Wickr” isimli kripto mesajlaşma uygulaması üzerinden iletişim kurarak, hem kişisel hem kurumsal verileri yabancı istihbarat birimleriyle paylaşma sürecine katkı sağladı. Ayrıca belediye sistemlerine erişim için özel izinler talep edildiği de öne sürüldü.
Savcılık, elde edilen dijital veriler, ifadeler ve belge incelemeleri doğrultusunda delillerin güçlendiğini belirterek, adli kontrolün yetersiz kalacağı gerekçesiyle üç isim hakkında tutuklama talebi yöneltti. Hakimlik, suçun niteliği ve mevcut delillerin karartılma ihtimali nedeniyle kararın değerlendirilmesini sürdürürken, kamuoyunda soruşturmanın siyasi boyutuna ilişkin tartışmalar da hız kazandı.
Bu gelişme, Türkiye siyasetinde geniş yankı uyandırdı. Özellikle belediye kaynaklarının ve kişisel verilerin uluslararası platformlara aktarılması iddiaları, “veri güvenliği” ve “seçim güvenliği” tartışmalarını yeniden gündeme taşıdı.
Soruşturmanın kapsamı genişlerken, ilerleyen günlerde yeni gözaltı ve ifade süreçlerinin yaşanabileceği konuşuluyor. Ekrem İmamoğlu cephesi ise suçlamaları “siyasi nitelikli” olarak nitelendirip tüm iddiaları reddetti.
Türkiye’nin gündemini sarsan bu gelişme, hem hukuk hem siyaset sahnesinde yeni bir dönemin kapısını aralıyor. Kamuoyu, soruşturmanın seyrini ve mahkemenin vereceği kararı merakla bekliyor.

