CHP’li milletvekilleri Burhanettin Bulut ve Özgür Karabat hakkında hazırlanan iddianamede, iki ismin rüşvet aldığına dair dekontların dosyaya girdiği ortaya çıktı. Söz konusu iddialar, siyasetin gündemine bomba gibi düşerken, kamuoyunda geniş yankı uyandırdı.
İDDİANAMEDEKİ DETAYLAR
Soruşturma kapsamında yürütülen incelemelerde, iş insanı Aziz İhsan Aktaş’ın yönettiği belirtilen bir çıkar ağına ilişkin delillerin toplandığı belirtildi.
İddialara göre Burhanettin Bulut, Adana Seyhan Belediyesi üzerinden gerçekleştirilen bazı ihalelerden 1 milyon dolar tutarında rüşvet almakla suçlanıyor.
Özgür Karabat ise İstanbul’daki belediyelere bağlı bazı yüklenici firmalardan, seçim döneminde “destek” adı altında 5 milyon TL aldığı öne sürülüyor.
Savcılık tarafından hazırlanan iddianamede, para transferine ilişkin banka dekontları ve hesap hareketlerinin yer aldığı ifade edildi.
Dosya, milletvekili dokunulmazlığı kapsamında değerlendirileceği için fezleke hazırlanarak Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderildi.
SİYASİ VE HUKUKİ BOYUT
İddianamenin kamuoyuna yansımasıyla birlikte olayın yalnızca bireysel değil, partisel düzeyde de yankı uyandırdığı belirtiliyor.
CHP yönetiminin konuyla ilgili iç disiplin soruşturması başlatıp başlatmayacağı merak ediliyor.
Hukukçular, dekontların iddianamede yer almasının davayı ciddiye alınması gereken bir aşamaya taşıdığını ifade ediyor.
Milletvekillerinin yargılanabilmesi için fezlekenin Meclis’te gündeme alınması gerekiyor. Bu da siyasi tartışmaların önümüzdeki haftalarda yoğunlaşacağına işaret ediyor.
KAMUOYU VE SEÇMEN TEPKİSİ
Kamuoyunda özellikle “siyasette şeffaflık” ve “rüşvetle mücadele” çağrıları öne çıkıyor.
Vatandaşlar, parti fark etmeksizin tüm yolsuzluk iddialarının yargı önünde açıklığa kavuşturulmasını talep ediyor.
Sosyal medyada pek çok kullanıcı, “rüşvetin belgeleriyle konuşulduğu bir döneme geldik” yorumlarında bulunurken, bazı kesimler iddiaların siyasi bir manipülasyon olabileceğini savunuyor.
SONUÇ VE YARGI SÜRECİ
Süreç ilerledikçe fezlekenin Meclis gündemine taşınması ve yargının elindeki kanıtların değerlendirilmesi bekleniyor.
Eğer iddianamedeki bilgiler doğrulanırsa, Türkiye siyasetinde önemli bir dönüm noktası yaşanabilir. Ancak suçlamaların hukuki kesinlik kazanması için mahkeme kararının beklenmesi gerekiyor.