İş dünyasının tanınmış isimlerinden Hamdi Akın, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) merkezli yürütülen soruşturma kapsamında savcılığa çağrıldı. Akın’ın adı, belediyeyle ilişkili iş ve eylemler çerçevesinde yürütülen çok yönlü incelemede yer alırken, anılan süreçte bazı medya organlarında “gözaltı” söylentilerine karşılık savcılıktan yapılan açıklamada sadece “ifadeye çağrılma” işleminin gerçekleştiği bildirildi.
Soruşturma, İBB ile iş ilişkisi bulunan firma ve yöneticilerinin ihaleler, veri işlemleri, ihaleye fesat gibi iddialarla anıldığı geniş kapsamlı bir dosyayı içeriyor. Bu kapsamda Hamdi Akın’ın yanı sıra, başka isimlerin de savcılık makamınca çağrıldığı ve ifade verdikleri biliniyor.
Hamdi Akın özelinde dikkat çekenler:
İBB ile bağlantılı iş ve eylemler hakkında savcılığın “ifadeye çağrılma” kararı aldığı, gözaltı olmadığını açıkladığı hususu.
Akın’ın iş hayatındaki yüksek profili, altyapı-üst yapı yatırımları, liman işletmeciliği ve enerji sektöründeki faaliyetleriyle biliniyor.
Soruşturmanın sadece Akın’ı değil, çevredeki birçok şirketi ve yönetici profilini kapsayacak şekilde ilerlediği ve adı geçen kişilerin iletişim ve veri paylaşımlarına dair geniş bir areste incelemenin bulunduğu belirtiliyor.
Olayın hukuki boyutu da öne çıkıyor: İlgili soruşturma kapsamında “suç örgütü yöneticisi olmak”, “suç örgütüne üye olmak”, “irtikap”, “rüşvet”, “nitelikli dolandırıcılık”, “kişisel verileri hukuka aykırı ele geçirmek” ve “ihaleye fesat karıştırmak” gibi suçlamalar yer alıyor. Bu çerçevede savcılığın iş insanlarıyla yürüttüğü görüşmelerin yanı sıra şirketlerin hesaplarının da mercek altına alındığı ifade ediliyor.
Soruşturmanın ilerleyen aşamalarında:
İfade veren yöneticiler ve iş insanlarının süreç boyunca hangi ölçüde serbest bırakıldığı veya gözaltına alındığı gibi hususlar kamuoyunun takibinde olacak.
Şirket ve kişi bazında işlemin niteliği, savcılığın dosyasında yer alan delil ve şüphelerin kamuya yansıması bekleniyor.
Bu tür yüksek profilli soruşturmaların yatırım, hizmet ve ihaleler açısından sektör üzerindeki etkileri de merak konusu: kamu-özel işbirliği modellerinde güven algısı ve iş yapma biçimleri bundan etkilenebilir.
Gelişmeler yakından takip edilmeye devam edilecek.
