Anne olmak üzere olan kadınların en yaygın endişelerinden biri (birinci, ikinci veya üçüncü olması fark etmez) doğumun süresidir. Bir çocuğun doğumu, insanların hayatında tamamen özel ve önemli bir andır. Bununla birlikte, onu çevreleyen o kadar çok tabu var ki, olumlu düşünceleri teşvik etmek yerine, onun hakkında yapılan konuşmaların çoğu şüpheleri ve korkuları teşvik ediyor. Son dönemde anne adaylarının tercih ettiği yöntemlerden biri olan hipnodoğum ile ilgili bilinmeyenleri öğrenmeye ne dersiniz?
HİPNODOĞUM NEDİR?
Hipnodoğum, 1930’da İngiliz kadın doğum uzmanı Grantly Dick-Read tarafından önerilmiş ve daha sonra 1942’de Childbirth Without Fear adlı kitabında ayrıntılı olarak anlatılmıştır. Bununla birlikte, modern hipnobirthing tekniği, HypnoBirthing: A Celebration of Life (1989) adlı kitabında yöntem hakkında daha fazla bilgi veren hipnoterapist Marie Mongan tarafından geliştirilmiştir. Bu felsefenin temel ilkesi, her kadının kendi doğal annelik içgüdüsünü kullanarak bebeklerini doğaya en çok benzeyen şekilde neşe ve rahatlık içinde dünyaya getirme gücüne sahip olduğu inancından başlar. Bu şekilde anne adayı sancılı bir süreç olmak zorunda olmadığı inancıyla doğuma olumlu bakar.
Bu yöntem, derin gevşeme ve görselleştirme becerilerini öğreten bir dizi kendi kendine hipnoz sınıfına odaklanır. Amaç, anne adayının korkularını serbest bırakması ve aynı zamanda meditasyon, rehberli imgeleme ve derin nefes alma yoluyla zihnini doğumun bir yaşam deneyimi olduğuna ikna etmesidir. Kadınlara emeğin farklı yönlerini düşünmeleri öğretilir. Kasılmalar “rahim dalgaları” olurken, itme “doğum nefesi” olur.
Bu uygulama aynı zamanda kadınlara olumlu ve rahatlatıcı senaryolar hayal etmeyi de öğretiyor. Örneğin, kadınların ellerinin karıncalanmasına, uyuşmasına ve rahatlamasına neden olan gümüş bir eldiven giymeyi hayal ettikleri “gümüş eldiven tekniği” ile. Sonra bu duygunun kollarında gezindiğini hayal ederler. Ayrıca ellerinin gerginlik yaşayan diğer vücut bölgelerine dokunduğunu hayal ederek uyuşmayı etrafa yayabilir.
KORKUSUZ DOĞUMUN FAYDALARI
HypnoBirthing Enstitüsü’nün 2005 ve 2010 yılları arasındaki raporlarına göre, bu tekniği kullanan kadınlar daha az ağrı yaşadı, doğumda daha az zaman harcadı ve iyileşme amaçlı hastanede daha az gün geçirdi. Elbette bu sonuçların başarısı, annelerin gebeliklerinin birinci veya ikinci trimesterinde aldıkları eğitime bağlıydı.
American Journal of Clinical Hypnosis tarafından yayınlanan bir araştırmaya göre, hipnoz doğum sırasında ve doğum sonrası dönemde hamile kadınlara yardım etmede yardımcı olur. Bu, bir kontrol grubu ve bir deney grubu analiz edildikten sonra bulundu. Hipno-doğum grubunun uyuşturucu kullanımı, kontrol grubu katılımcılarından önemli ölçüde daha azdı.
Çocuğunuzu nasıl doğuracağınızı seçmenin sağlık koşullarınıza bağlı olması gerektiğini belirtmek her zaman önemlidir. Hipnodoğum, doğum yapmanıza yardımcı olmak için var olan farklı destekli tekniklerden sadece biridir ve yalnızca sağlık riski olmayan sağlıklı annelere önerilir.