MİT tezgahlıyor isimleri bizde

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, dün CNN Türk’te katıldığı programda gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Kılıçdaroğlu şunları kaydetti:

–  TOPLUMU ALDATMAYA YÖNELİK: 10 maddenin tamamı yasal değişiklik öngörüyor. Elinizi vicdanınıza koyun. 10 maddeden birisi ile ilgili yasal düzenleme parlamentoya gelemez. Vakit yok. Hükümet bize takvim vermedi. Tamamen toplumu aldatmaya yönelik bir düzenlemedir. Silah bırakma çağrısı önemli bir çağrıdır. Parlamentoya yasa getirecekseniz, getirin, elinizden tutan mı var? Barışı severiz. Barışın bu kadar istismar edilmesini doğru bulmayız. Bir oyun oynandığı kesinlikle doğru. AKP ile HDP arasında birden fazla işbirliği örneği verebilirim. Bizim vekillerimiz darpediliyorsa, etkin muhalefet yaptığımızdandır. Hiçbir siyasi partinin parlamento dışı kalmasını doğru bulmayız. Davutoğlu’na çağrı yaptım. Gelin nisan ayına kadar yüzde 10 seçim barajını kaldıralım. Gelin anayasanın o maddesini değiştirelim dedim.

–  CUMHURBAŞKANLIĞI KOLTUĞU BOŞTUR: 400 milletvekili kimin talebiydi. Cumhurbaşkanı’nın bir siyasal parti için talepte bulunma hakkı, yetkisi var mı? Tarafsızlığı üzerine yemin etmedi mi? Cumhurbaşkanlığı koltuğu boştur orada AKP’nin eşbaşkanı oturmaktadır. Bu beni rahatsız ediyor, demokrasiyi, geleneklerimizi, alışkanlıklarımızı, törelerimizi rahatsız ediyor. Partilerin düşüncelerini parlamentoda açıklamasını isteriz, sokakta değil. Kürt sorununun parlamentoda çözülebileceğini söyledik.

–  ÇÖZÜMÜN ANAHTARI KANUN TEKLİFLERİMİZ: Kanun tekliflerimiz kanunlaşırsa yüzde 99 çözüm olur. Çözümün anahtarı burada. Silahların gölgesinde olmaksızın kendi özgür irademle paralmentoda bunların tamamını yaparım. 27 kanun teklifi vermişiz. Bu ülkede Kürt kökenli vatandaşlarımızın kendisini ikinci sınıf yurttaş olarak görmeyecekleri ve geçmişte yaşadıkları travmaların da bir anlamda hesabını soran kanun tekliflerini vermişiz.

–  HDP SAMİMİ OLSAYDI: Kürt seçmenlerden oy alıyoruz ama yeteri kadar alamıyoruz, bu bizim onların sorunlarına ilgi göstermeyeceğimiz anlamına gelmiyor. Sorunumuz elbette ki o bölge insanını kazanmak ve onların oylarını almaktır. Sorunu çözerse CHP çözer. Bu sorunun çözümü için HDP samimi olsaydı, 10 maddenin birinci maddesi barajın indirilmesi olurdu. Neden hükümeti sıkıştırmıyorlar barajı indirin diye.

–  BAŞBAKAN ÖZÜR DİLEMELİ: Geçmişimizle yüzleşmekten korkmayız. Hatamız varsa hatamız vardır deriz. Tek parti dönemi sadece CHP’nin dönemi değildir, hepimizin ortak dönemidir. Hatalar vardır, Dersim’de de vardır. Hepimiz yüzleşeceğiz. Özür dileme bir partinin dilemesiyle kapanacak şey değil. Başbakan’ın özür dilemesi gerekir. Dersim’den sürgünler oldu, topraklar ellerinde alındı, o topraklar verilmeli. AKP’nin aklına Dersim ben genel başkan olduktan sonra geldi çünkü ben Dersimliyim. Bir milletvekili olarak sürgünlere ilişkin kayıtlı defterleri görmek istedim, vermediler. Yerel tarih konusu öteden beri merakımı çeker. Çağlayangil ile yaptığım röportajı bir kitap haline dönüştürmeyi istedim, başka kişilerin anıları da vardı ama gerçekleştirme ihtimali bulamadım, bir arkadaşıma devrettim.

Yayınlanır mı bilmem.

–  PAKET KOMİSYONA ÇEKİLMELİ: Herşeye rağmen eğer silahlar bırakılacaksa bundan memnuniyet duyarız. Kim ölümden medet umar. Tam tersine ülkede huzur olsun. Bu sorunun çözümü o bölgede milletvekili çıkarıp çıkarmamızla ilgili değil. Biz Türkiye’nin bir partisi olarak bu temel sorunu çözeriz. İç güvenlik paketini komisyona çekmek gerekiyor, Türkiye yarı açık cezaevine dönebilir. Ettiği yemine sadık kalmıyorsa ben onu nasıl cumhurbaşkanı olarak göreyim. İçişleri Bakanı, ben anayasayı tanımıyorum dedi. Bu söylenecek söz değil. Niye yemin ediyorsun o zaman. Niye geliyorsun parlamentoya. Parlamentoya geleceksin sonra efelik olsun diye eleştiriyorsunuz, bu olmaz. Eleştirme hakkı var ama tanımama hakkı yok. Seçimden önce iç güvenlik paketinin biteceğini sanmıyorum.

– PAVEY VE ERDEMİR İÇİN AÇIK KAPI BIRAKTI: Gönül ister ki hepimiz ön seçime girelim. Ama şunu kabul etmek gerekiyor. Partimize yeni gelenler var, bunların ön seçime girmeleri ne kadar doğru olur. Ben isterim çok sayıda parti yöneticisi ön seçime girsin. Partimizin üyelerine sesleniyorum, oyunuzu yeni isimler, genç ve kadınlardan yana kullanın. Bir değişimin olduğunu sokaktaki yurttaşımız da farketsin. Muharrem Bey (İnce) çalışkan bir partilimiz, parlamentoda yine CHP’yi temsil edecek. Rakip olanın kellesini keseceğiz diye bir düşüncem olamaz. Şafak Hanım siyaseti bırakmak istiyor. Ben çok arzu ediyorum devam etmesini. Kendisiyle bir daha konuşacağım. Aykan Bey’in de olmasını isterim. Kendileriyle tekrar konuşacağım. İş bitmiş değil. (Nereden aday olacağına ilişkin soru üzerine) Daha henüz karar vermedim ona. Niçin ön seçime katılmayayım. Ön seçimden çıkan listeyi görmeden kontenjanı düşünmek doğru değil. Ön seçimden çıkan listede genç yoksa genç koymamız, kadın yoksa kadın koymamız lazım. Başörtülü adaya karşı değiliz.

–  35’LE İKTİDAR: Yüzde 35 ile iktidar olabileceğimize inanıyoruz. 35, AKP’nin iktidar olamayacağını gösteriyor. Koyduğumuz tercih makul, mantıklı bir tercihtir. Başarının ölçüsü iktidar olmaktır. Oy oranımızda bir düşme olursa başarısızlığı ödüllendirmek gibi bir düşüncem söz konusu değildir.

–  ALPER TAŞ’I PARLAMENTOYA TAŞIMAK İSTİYORUM: ÖDP’nin genel başkanını bir siyasetçi olarak beğenen bir kişiyim. Alper Bey siyasette duruşuyla çok takdir ettiğim bir isim. CHP’den milletvekilliği önerdim. Bu değerli insanın parlamentoya gelmesi lazım. Alper Bey kabul etmedi, ben ısrarımı sürdüreceğim.

–  BU ÜLKENİN VATANSEVERLERİ VAR: (Partiye yönelik iddialara ilişkin) Hayatımda bu kadar deli saçması birşeyler duymadım. Umut Oran niye yapsın. Bunu tezgahlayan insanları biliyoruz. MİT’in içinde bir grup var. Bunlar doğrudan doğruya iktidara hizmet ediyorlar. Biliyoruz, isimlerini de açıklarız. Bunu yapan MİT’tir dedikten sonra ne konuşmalar yaptıklarını biliyoruz. (Bu bilgilerin nereden geldiğinin sorulması üzerine) Bu ülkenin vatanseverleri var, bu ülkeyi sevenler var. Bu ülkeyi kimler karıştırmak istiyor, hepimiz biliyoruz. Yetkililere başvurduk, bu bilgileri alacağız ve sunacağız.

–  KİTAP BASILACAK: CHP’nin kapatılması konusunda bir hazırlık yapıldığını biliyoruz. Bir kitabın basıldığını, yakında bunun piyasaya sürüleceğini biliyoruz. Bunları yargıya taşıyacağız. CHP üzerinde iktidara yakın bir kanat, Davutoğlu’nun haberi yok, by-pass ediliyor. MİT’e çağrıda bulunuyorum. İktidara endeksli bir politika izlerseniz, adınız milli olmuyor, gestapo oluyor. Davutoğlu’nun neden bilgisi var ki. Bazı bakanların Davutoğlu’nu pas geçerek Erdoğan’a bilgi verdiğini biliyorum. Devletin çivisi çıkmış vaziyette.

–  SEÇİM BİLDİRGESİ NİSAN BAŞINDA: Mart sonu, nisan başında seçim bildirgemizi açıklayacağız. Klasik mitingler olacak. CHP ve vaatleri kampanyası yapacağız. Klasik, sürekli hükümeti eleştiren, eleştirirsek oy alırız anlayışının doğru olmadığına inanıyoruz. Toplum, gerçekten de nefes alamaz konumda. Borç batağında. Demokrasi açısından nefes alamıyor, düşüncelerini özgürce ifade edemiyor, korkuyor. Bir vaatte bulunurken, kuruşu kuruşuna hesapta bulunuyoruz. Artık toplum yalan ve boş vaatlerden bıkmış durumda. Ali Taran’dan memnunuz. Bir sunuş yaptı. Sunuş bizi heyecanlandırdı.

 

‘Başkanlık sistemi tam bir hayal’

–  ADAM BOYUNDA BAYRAK, BÖYLE KOMEDİ OLMAZ: (Musul’a olası operasyona ilişkin) BM karar almışsa uymak zorundayız. Süleyman Şah’tan ayrılmayı Türkiye’nin büyüklüğüne yediremiyorum. Kendi topraklarımızdan kaçmamalıydık. Siz IŞİD’den kaçıyorsunuz. Bir terör örgütünden kaçılır mı? Bir bayrak dikiyorsunuz. Bayrak direği, adam boyunda. Böyle komedi olmaz.

–  İKTİDARSIZ KALMAZ: (Koalisyonu kiminle kurarsınız sorusu üzerine) Bir partinin tek başına iktidar olma çoğunluğu yoksa, o dönemin koşullarında oturulur konuşulur, Türkiye iktidarsız kalmaz. Başkanlık sistemi tam bir hayal, kişiye göre rejim değişir mi. Erdoğan’ın düşündüğü bir rejimin Türkiye’de gerçekleşme şansı sıfırdır.

–  TEKİN’İ UYARDIM: (Gürsel Tekin’in gazetelere el koyacağız açıklamasına ilişkin olarak) Gürsel Bey’i uyardım. Kamu beylikdüzü escort bankalarının reklamlarını adil bir şekilde dağıtacağız. Vergi denetiminin bir silah olarak kullanılmasını doğru bulmuyoruz.

 

‘Ekonomi krize gebe’

KAN KAYBEDİYOR: Dolar yükselirse, işsizlik artar, kur artarsa o ekonomi krize gebedir. Kriz tellallığı yapmak istemiyoruz. Bir demokraside cumhurbaşkanının Merkez Bankası Başkanı’yla tartışmasına rastlanır mı? Sorumsuz bir kişinin halkalı escort Merkez Bankası her gün gagalaması olur mu? Her seferinde dolar yükseliyor, faturasını kim ödüyor. Son iki ayda gelen yük 90 milyar TL. Nasıl çekecekler bu yükü. Ekonomi kan kaybediyor. Ben Davutoğlu’nun da, Babacan’ın da Maliye Bakanı’nın da kaygı duyduğunu biliyorum. kadıköy escort Bir kişinin arzusu üzerine faiz inecek, çıkacak. E, Merkez Bankası’nı niye kurduk.

Exit mobile version