Tarım ve hayvancılık sektöründe örnek teşkil eden bir başarı hikayesi, Manisa’dan tüm Türkiye’ye yayılıyor. Talu Ekofarm’ın kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Osman Talu, modern çiftçilik anlayışıyla hem sektöre hem de tüketicilere umut veriyor. Amerika’da eğitimini tamamlayan ve kurumsal hayattan tarıma yönelen Talu, yenilikçi üretim modeliyle dikkat çekiyor.
Talu’nun hikâyesi, girişimcilik ve pazarlama eğitiminin ardından Türkiye’ye dönmesi ve hayalini kurduğu çiftliği 2010 yılında hayata geçirmesiyle başlıyor. Amerika’daki çiftlik deneyimlerinden ilham alan Talu, tarımın ve hayvancılığın geleceğin sektörü olduğuna inanarak adımlarını bu yönde attı.
TÜRKİYE’NİN İLK JERSEY SÜTÜNÜ PERAKENDE SUNAN ÇİFTLİĞİ
Talu Ekofarm, Manisa’nın verimli topraklarında 350 rakımda kurulmuş bir çiftlik. İzmir limanına yakınlığıyla lojistik açıdan avantajlı bir konumda olan tesis, Türkiye’de Jersey ırkı inek sütünü şişelenmiş olarak perakende sunan ilk çiftliklerden biri oldu. Jersey sütü, yüksek protein ve kalsiyum değerleriyle “premium” kalitede kabul ediliyor. A2 tipi süt kategorisinde yer alan bu süt, sindirimi kolay olmasıyla biliniyor.
Talu Ekofarm, bugün İstanbul, Ankara, İzmir gibi büyük şehirler dahil olmak üzere yaklaşık 700 satış noktasına ulaşıyor. Şirketin kendi markası altında sunduğu çiğ süt, butik kalitesini koruyarak geniş kitlelere ulaştırılıyor.
ROBOTİK SAĞIM TEKNOLOJİSİYLE HAYVAN REFAHINDA ÖNCÜ
Çiftlikteki en dikkat çekici özelliklerden biri, robotik sağım teknolojisinin kullanılması. Hayvanlar, kendi isteğiyle sağım alanına girerek tamamen otomatik sistemle sağım gerçekleştiriyor. Bu sistem, hem hayvan refahını artırıyor hem de sağım işlemini hijyenik ve verimli hale getiriyor. Ayrıca hayvanlara özel hazırlanmış yemler, sağım sırasında veriliyor.
Bu teknoloji sayesinde geleneksel sağım yöntemlerine ihtiyaç duyulmuyor. Süleyman Osman Talu, Türkiye’de tarım işçisi bulmanın zorluğuna da dikkat çekerek robotik sağımın sektöre büyük kolaylık sağladığını vurguluyor.
SÜTTE VE ETTE KALİTEYİ ÖNCELEYEN BİR ÜRETİM ANLAYIŞI
Talu Ekofarm sadece süt üretimiyle değil, aynı zamanda sucuk, kavurma, sosis gibi et ürünleriyle de dikkat çekiyor. Süt hayvanlarından ayrı olarak yetiştirilen besi hayvanları, özenle seçilen yemlerle beslenerek yüksek kaliteli et ürünleri ortaya koyuyor. Hem süt hem et üretiminde kalite ve hijyen ön planda tutuluyor.
Ayrıca çiftlik, Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından verilen “ari işletme” belgesine sahip. Bu belge, hayvanların bulaşıcı hastalıklardan ari olduğunu ve çiğ süt satışının yasal ve güvenilir şekilde yapıldığını gösteriyor. Bu özelliğiyle Talu Ekofarm, Türkiye’deki sokak sütlerinin çoğunun karşılamadığı sağlık standartlarını sağlıyor.
SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK VE GENETİK KORUMA VİZYONU
Talu Ekofarm’da hayvanların genetik kalitesi korunarak geleceğe aktarılıyor. Yapay tohumlama yönteminde dünya çapında ödüllü damızlık ineklerin tohumları tercih ediliyor. Süleyman Osman Talu’ya göre; bu yaklaşım sadece bugünü değil, gelecek nesilleri de güvence altına alıyor.
Yaklaşık 1500 büyükbaş hayvan ile faaliyet gösteren çiftlik, aynı zamanda yeni bir et işleme tesisi yatırımıyla da büyümesini sürdürüyor. Manisa’da kurulacak bu yeni tesis ile ürün gamı genişletilecek ve ihracat hedefleri de gündeme gelecek.
“BUTİK KALİTEYİ KORUYARAK ZİRVEDE KALMAK HEDEFİMİZ”
Süleyman Osman Talu, “Bizim için önemli olan çok üretmek değil, kaliteli üretmektir” diyerek butik üretim felsefesinin altını çiziyor. Büyük endüstriyel sistemlerin aksine, her zaman tüketici sağlığına ve güvenliğine odaklandıklarını belirtiyor.
Yurt dışından gelen tarım heyetlerinin çiftliğe gösterdiği ilgi, bu vizyonun ne kadar başarılı olduğunu kanıtlıyor. Talu Ekofarm, örnek bir tarım modeli olarak Türkiye’de sürdürülebilir ve yüksek kaliteli hayvancılığın öncüsü olmayı sürdürüyor.