Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, terör örgütü SDG’nin Suriye ordusuna entegrasyonu konusundaki tartışmalara ilişkin Türkiye’nin tutumunu bir kez daha net ifadelerle ortaya koydu. Yıllık değerlendirme toplantısında medya kuruluşlarının Ankara temsilcileriyle bir araya gelen Bakan Güler, Türkiye’nin bu konuda geri adım atmayacağını vurgulayarak, SDG’nin ancak bireysel olarak Suriye ordusuna katılabileceğini söyledi.
Toplantıda Türkiye’nin sınır güvenliği, Suriye’deki siyasi gelişmeler, terörle mücadele stratejisi, Rusya-Ukrayna Savaşı’nın Karadeniz’e yansımaları, düşürülen insansız hava aracı ve savunma sanayi projeleri gibi birçok başlık kapsamlı şekilde ele alındı.
Suriye’deki Yeni Süreç Yakından Takip Ediliyor
Bakan Güler, Suriye’de kurulan yeni hükümetin ve devlet başkanının ülkedeki tüm grupları kapsama yönündeki açıklamalarını dikkatle izlediklerini belirtti. Türkiye’nin, Suriye’nin toprak bütünlüğünü ve siyasi birliğini desteklediğini vurgulayan Güler, bu süreçte terör örgütlerinin meşrulaştırılmasına kesinlikle izin verilmeyeceğini ifade etti.
Türkiye’nin Suriye politikasının net olduğunu belirten Güler, güvenlik kaygılarının her şeyin önünde geldiğini ve sınır hattında oluşabilecek herhangi bir tehdide karşı hazırlıkların eksiksiz olduğunu söyledi.
“SDG Birlik Olarak Değil, Ferdi Şekilde Entegre Olmalı”
Terör örgütü SDG’nin Suriye ordusuna entegrasyonu konusundaki taleplerine değinen Bakan Güler, örgütün birlik halinde orduya katılma isteğinin kabul edilemez olduğunu belirtti. Güler, bu konudaki Türkiye’nin kırmızı çizgilerini şu sözlerle dile getirdi:
“SDG bir bütün olarak, kendi yapısını koruyarak Suriye ordusuna katılmak istiyor. Bu yaklaşım bizim açımızdan kabul edilemez. Eğer bir entegrasyon olacaksa bu ancak ferdi şekilde olabilir. Silahlı yapının, hiyerarşinin veya örgütsel kimliğin korunması söz konusu olamaz. Bu konuda geri adım atmamız mümkün değildir.”
ABD ile Yaklaşan Görüşler
Bakan Güler, ABD ile yaşanan görüş ayrılıklarının da zamanla azaldığını ifade etti. Sahadaki gerçeklerin artık daha net görüldüğünü belirten Güler, Türkiye’nin beklentilerinin müttefiklerine açık şekilde iletildiğini söyledi.
“ABD’li yetkililer artık gerçekleri daha iyi görüyor. Görüş ayrılıklarımız azalıyor. Biz ne istediğimizi başından beri net olarak söyledik” ifadelerini kullanan Güler, Türkiye’nin diplomatik temaslarını sürdürdüğünü vurguladı.
“Kimseye Sormadan Gerekeni Yaparız”
Türkiye’nin terörle mücadelede kararlı bir duruş sergilediğini hatırlatan Bakan Güler, geçmişte gerçekleştirilen sınır ötesi harekâtları örnek gösterdi. 2016 yılından bu yana yapılan operasyonlarda Türkiye’nin kendi kararlarını bağımsız şekilde aldığını belirten Güler, olası yeni operasyonlar için de net mesaj verdi:
“ABD de Rusya da sahadayken biz harekâtlarımızı yaptık. Kimseye sormadık, yapılması gerekeni yaptık. Önümüzdeki dönemde de ihtiyaç olursa yine kimseye sormadan gerekeni yaparız.”
Terörsüz Türkiye Süreci Vurgusu
Bakan Güler, konuşmasında “Terörsüz Türkiye” sürecine de geniş yer ayırdı. Bu sürecin Türkiye için tarihi bir fırsat olduğunu belirten Güler, devletin tüm kurumlarının süreci yakından takip ettiğini söyledi.
Terörle mücadelede elde edilen başarıların, terör örgütlerini silah bırakma noktasına getirdiğini ifade eden Güler, sürecin devletin kontrolünde ilerlediğini vurguladı. “Süreç, terör örgütünün değil devletimizin istediği şekilde devam edecek” dedi.
İran, PJAK ve Bölgesel Güvenlik
İsrail-İran savaşı sürecinde İran’daki PJAK’lı teröristlerin yanlış hesap yaptığını belirten Bakan Güler, İran’ın bu gruba yönelik operasyonlarında ağır kayıplar verdirdiğini açıkladı. PKK’nın silah bırakma açıklamasının ardından Irak’ın kuzeyinden İran’a terörist ve mühimmat aktarımı girişimlerinin tespit edildiğini söyleyen Güler, bu bilgilerin İran makamlarıyla düzenli olarak paylaşıldığını ifade etti.
Düşen Uçak ve İHA Olayına İlişkin Açıklamalar
Bakan Güler, düşen C-130 kargo uçağına ilişkin yürütülen soruşturmanın titizlikle sürdüğünü belirterek, kara kutu incelemelerinin devam ettiğini söyledi. Uçağın düşüş sebebi ne olursa olsun kamuoyuna şeffaf şekilde açıklanacağını vurguladı.
15 Aralık’ta F-16’lar tarafından düşürülen İHA’ya da değinen Güler, söz konusu hava aracının kontrolden çıktığını ve sivil yerleşim alanlarına zarar vermemesi için etkisiz hale getirildiğini ifade etti.
Savunma Sanayii ve Eurofighter Süreci
Eurofighter tedarikiyle ilgili de bilgi veren Bakan Güler, İngiltere ile yapılan anlaşma kapsamında yeni üretim uçakların belirlenen takvimle envantere gireceğini söyledi. Katar ve Umman’dan alınacak uçakların modernize edilerek Türk Hava Kuvvetleri’nde kullanılacağını belirten Güler, bu süreçte milli mühimmat ve yazılımların da entegre edileceğini ifade etti.
F-16, F-35 ve CAATSA yaptırımlarıyla ilgili çalışmaların sürdüğünü kaydeden Güler, Türkiye’nin savunma kapasitesini artırma hedefinden vazgeçmeyeceğini sözlerine ekledi.


