Ticaret Bakanlığı, perakende sektöründe tüketiciyi korumak ve piyasa düzenini sağlamak amacıyla idari para cezalarında kapsamlı bir artışa gitti. Resmi Gazete’de yayımlanan yeni tebliğle birlikte, “Perakende Ticaretin Düzenlenmesi Hakkında Kanun” kapsamında uygulanacak cezalar 2026 yılı için yeniden belirlendi. Yeniden değerleme oranının yüzde 25,49 olarak uygulanmasıyla birlikte, özellikle fahiş fiyat artışları ve haksız ticari uygulamalara yönelik yaptırımlar dikkat çekici seviyelere ulaştı.
Yeni düzenlemeye göre, artırılan idari para cezaları 1 Ocak 2026 tarihinden itibaren yürürlüğe girecek. Bakanlık, bu adımla birlikte hem tüketici mağduriyetlerini azaltmayı hem de perakende sektöründe adil rekabet ortamını güçlendirmeyi hedefliyor.
Cezalar Geniş Bir Alanı Kapsıyor
Yayımlanan tebliğ, alışveriş merkezlerinden zincir mağazalara, üretici ve tedarikçilerden taşınmaz, ikinci el motorlu kara taşıtı ve kuyum alım satımı yapan işletmelere kadar çok geniş bir alanı kapsıyor. Bakanlık tarafından alınan tedbirlere ve yapılan ikincil düzenlemelere aykırı hareket eden tüm işletmeler, yeni ceza tarifesi kapsamında değerlendirilecek.
Bu kapsamda, her bir aykırılık için uygulanacak idari para cezası 28 bin 620 liradan başlayarak 858 bin 620 liraya kadar çıkabilecek. İhlalin niteliğine ve tekrarına göre ceza miktarları artabilecek.
AVM ve Zincir Mağazalara Yakın Takip
Alışveriş merkezleri ile büyük ve zincir mağazalar, yeni düzenlemede özel bir denetim alanı olarak öne çıkıyor. Tedarik zincirinde ortaya çıkan haksız ticari uygulamalar, mağaza markalı ürünlerin kullanımı, raf tahsisi süreçleri, kampanyalı ve sürekli indirimli satışlar ile çalışma saatlerine ilişkin ihlaller, ağır yaptırımlarla karşılık bulacak.
Bu tür aykırılıkların tespit edilmesi halinde, işletmelere 17 bin 988 lira ile 902 bin 256 lira arasında değişen tutarlarda idari para cezası uygulanacak. Her bir ihlal türü için ayrı ayrı ceza kesilebilecek olması, denetimlerin önemini artırıyor.
Denetimlere Direnç Gösterenlere Yüksek Ceza
Yeni düzenlemede, denetim süreçlerini aksatan işletmelere yönelik yaptırımlar da sertleştirildi. Defter, belge ve diğer kayıtları talep edildiği halde ibraz etmeyen, eksik veya yanıltıcı bilgi veren ya da denetim elemanlarının görevini yapmasını engelleyen işletmeler için uygulanacak idari para cezalarının alt sınırı 143 bin 102 lira, üst sınırı ise 715 bin 516 lira olarak belirlendi.
Bakanlık, bu düzenlemeyle denetim süreçlerinin daha etkin ve şeffaf yürütülmesini amaçlıyor.
Fahiş Fiyat Artışlarına Milyonluk Cezalar
Perakende sektöründe en çok tartışılan başlıklardan biri olan fahiş fiyat artışları da yeni düzenlemenin merkezinde yer alıyor. Üretici, tedarikçi ve perakende işletmelerinin bir mal veya hizmetin satış fiyatında gerekçesiz ve aşırı artış yapması halinde, 180 bin 617 liradan 1 milyon 806 bin 177 liraya kadar idari para cezası uygulanacak.
Bunun yanı sıra piyasada darlık yaratıcı, piyasa dengesini ve serbest rekabeti bozucu ya da tüketicinin mallara erişimini engelleyici faaliyetlerde bulunan işletmeler için çok daha ağır yaptırımlar öngörülüyor. Bu tür ihlallerde uygulanacak idari para cezaları 1 milyon 806 bin 177 liradan başlayarak 21 milyon 674 bin 130 liraya kadar çıkabilecek.
Yıllık Ceza Üst Sınırları Yeniden Belirlendi
Tebliğle birlikte, bir takvim yılı içerisinde bir işletmeye uygulanabilecek toplam idari para cezasının üst sınırları da yeniden belirlendi. İşletmenin ölçeğine göre bu üst sınırlar şöyle açıklandı:
Küçük ölçekli işletmeler: 36 milyon 123 bin 551 lira
Orta ölçekli işletmeler: 361 milyon 235 bin 514 lira
Büyük ölçekli işletmeler: 1 milyar 806 milyon 177 bin 570 lira
Bu düzenlemenin, özellikle büyük ölçekli perakende zincirlerinin tekrar eden ihlallerine karşı daha caydırıcı olması bekleniyor.
Amaç Fiyat İstikrarı ve Tüketici Güveni
Ticaret Bakanlığı yetkilileri, yeni ceza düzenlemesinin temel amacının fiyat istikrarını sağlamak, haksız kazanç elde edilmesini önlemek ve tüketici güvenini artırmak olduğunu vurguluyor. Artırılan cezalarla birlikte denetimlerin de sıklaştırılması planlanıyor.
Yeni düzenlemenin, perakende sektöründe daha şeffaf, rekabetçi ve tüketici odaklı bir yapının oluşmasına katkı sağlaması bekleniyor.


